BES’TE SEÇİM SONRASI STRATEJİLER

BES’TE SEÇİM SONRASI STRATEJİLER

6 Şubat depremi ve sonrasında seçim beklentisi ekonomide ve piyasada baskı yaratmıştı. Seçimi hangi tarafın kazanacağına göre stratejiler değişiyordu. Şimdi seçim sonuçlandı. Sayın Cumhurbaşkanı görevine beş yıl daha devam edecek. Bu nedenle ekonomide mevcut politikaların bazı iyileştirmeler ve görev değişiklikleri ile devam edeceğine dair beklenti güçlendi. Peki, bu politikalar BES katılımcılarına nasıl yansıyabilir? Katılımcılar pozisyonlarında hangi değişiklikleri yapabilir?

Öncelikle varlık gruplarını kendi başlarına teknik analiz açısından inceleyelim. Bunların genel toplamından ekonominin gidişine dair çıkarımlarda bulunmaya çalışalım:

HİSSE SENETLERİ

İlk sırada hisse senetleri piyasası var. Yılbaşından bu yana değer kaybeden BİST 100 endeksi dolar bazında 300 seviyelerinden başlayan düşüşünde 220 seviyelerinde tutunmuş görünüyor. İşlem hacmindeki daralma, ağırlıklı ortalamalar ve haftalık MACD’nin düşüş eğilimi negatif bir görünüm oluştursa da, seçim sonrası yukarı yönlü bir atak beklentisi mevcut. Peki, olası bir atak BİST 100’ü nereye kadar götürebilir? Burada biraz geri çekilerek 2021 sonrası genel görünüme bakıldığında, Elliot dalga sayımına göre 2021 sonlarında 110 seviyelerinde oluşan dipten başlayan çıkış akımının beş dalgalık ilk etabını tamamladığı söylenebilir. Yani önümüzdeki bir-iki yıllık dönemde 300 dolar seviyelerini yukarı yönde kıracak bir atak olasılığı oldukça düşük. Ya ne olabilir? Belki yılbaşına kadar sürebilecek 270-280 seviyelerine doğru bir tepki hareketi izlemek mümkün olabilecek. Bu da dolar bazında yaklaşık %30’luk bir yukarı hareket potansiyelini işaret ediyor.

ALTIN

Aşağıdaki grafik 1915 yılından bu yana altının Amerika enflasyonuna göre düzeltmiş fiyatlarını gösteriyor. Altın tarafında çıkış trendleri 30-40 yıllık düzeltmelerin sonucunda başlıyor ve hareketler çok sert gelişiyor. Bu grafiğe göre altının yukarı hareketlerinin genelde iki dalgadan oluştuğu gözleniyor. Altının son çıkış dalgası 2001 Mayısında 450 seviyelerinden başlıyor ve 2,165 seviyesine kadar devam ediyor. Buradan gelen satış baskısıyla 1,300’lere dek süren geri çekilmenin ardından ikinci atak başlıyor. Ancak tarihi zirveleri kıramayan ikinci atağın ilk dalgası şimdilik satışla karşılanmış gibi görünüyor. Grafiğe göre önümüzdeki bir-iki yıllık süreçte altında 1600-1800 ons aralığına doğru bir geri çekilme olasılığı güçlü gibi görünüyor. Ancak içeride gram altın fiyatını belirleyen daha çok dolar/TL olduğundan, ons bazındaki bu geri çekilme gram tarafında çok fazla hissedilmeyebilir.

AKTİF TAHVİL FAİZİ

Yüzde 10 seviyelerinde görünen aktif tahvil faizinin aşağı yönlü hareket potansiyeli oldukça düşük gibi görünüyor. Çünkü 2009-2017 aralığında yüzde 10’un altında gerçekleşen faiz seviyesi şimdi desteğe dönüşerek aşağı yönlü hareketleri kısıtlıyor. Gelinen noktada aktif tahvil faizlerinin yukarı yönlü hareket olasılığı daha da güçleniyor. Tahvil faizlerindeki olası yukarı yönlü hareketler ise sabit getiri sağlayan varlık fiyatlarında düşüşe neden olacağından, güvenli liman olarak adlandırılan tahvil ve bonolarda değer kayıpları izlenebilir.

Mevduat tarafında ise yüzde 30’lara ulaşan yıllık faizler, uzmanlara göre bankalar açısından risk oluşturmaya başladı. Bir taraftan faizlerin düşük tutulma ısrarı, diğer taraftan dolar/TL’ye gidebilecek mevduatın engellenmeye çalışılması piyasaları oldukça kısır, belirsiz bir ortama itiyor.

DOLAR/TL

Dolar/TL paritesi 2008 yılında 1,14 seviyesinden başlayan çıkışını sürdürüyor. Elliot dalga sayımına göre beşinci çıkış dalgasının üçüncü minör dalgası devam ediyor. Beşinci dalgalar zirve oluşumlarına yakın gerçekleştiği için genelde sert hareketlerin izlendiği, piyasanın hangi yöne gideceğinin çok kestirilemediği ve herkesin mal sahibi olduğu dalgalardır. Gerçekten de ekonominin aşırı dolarize olmasıyla beşinci dalga özelliklerinden birisi gerçekleşmiş gibi görünüyor. Şimdi gözler zirvenin hangi seviyede oluşacağında.   Muhtemelen oluşacak zirve sonrası asgari 3-5 yıl dolarda yeni zirve oluşmayacağından, o bölgedeki enflasyon farkını da içerecek bir fiyat seviyesi civarında tarihi zirve oluşacaktır. Ancak bunun zamana yayılı bir şekilde mi, yoksa sert bir hareketle mi gelişeceğini izleyip göreceğiz.

BES KATILIMCILARI NE YAPMALI?

Yukarıdaki varlık fiyatlarındaki olası hareketler uzun vadede BES katılımcılarına portföylerini oluşturmalarında yardımcı olabilir. Burada dikkate alınması gereken şey, katılımcının risk algısı ve sistemde kalacağı süredir.

-Önümüzdeki bir yılda sistemden çıkmayı düşünenler portföylerindeki riskli varlık denilen, hisse senedi fonları, dış borçlanma araçları fonları, agresif değişken fonlar ve altın fonlarını azaltarak yavaş yavaş para piyasası fonlarına geçebilirler. Sistemden ayrılmadan önce devlet katkılarından faydalanmak için yıllık brüt asgari ücret tutarında katkı payı sisteme yatırılmalı ve devlet katkıları en üst seviyeden alınmalı. Ancak devlet katkılarında asgari %30 seviyesindeki hisse senedi nedeniyle sistemden çıkarken hisse senetleri piyasası da yakından takip edilmeli.

-Önümüzdeki 3-5 yılda sistemde kalmaya devam edecek olanlar, hisse senetlerindeki olası tepki hareketinden sonra hisse fon pozisyonlarını azaltabilir. Peki, hisse fonların yerine ne alınmalı? Dövizde zirve oluşana kadar dış borçlanma araçları fonları, yabancı fonlar ve altın fonları tutulmaya devam edilebilir. Riskten kaçınanlar portföylerine bir miktar para piyasası fonu ekleyebilir. Aralık ayına kadar sisteme yatırılacak katkı paylarına ara verilerek bir süre mevduat tarafında birikim yapılabilir veya varsa birikimler mevduat tarafında değerlendirilebilir. Bu dönemin katkı payları toplu olarak aralık ayında sisteme yatırılarak, devlet katkısı fırsatı değerlendirilebilir. Önümüzdeki yıl oluşacak fiyat hareketlerine göre de hisse senetleri fonlarına yavaş yavaş dönüş yapılabilir.

Sistemde beş yıl ve daha uzun süre kalacak olanlar özellikle de 18 yaş altı ve gençler, hisse senedi fonlarını biriktirmeye devam edebilirler. Finansal okuryazarlığı yüksek olanlar ve risk alabilenler BİST 100’ün tepki hareketinde hisse fonları satarak portföy yönetim şirketlerinin yönettiği karma fonlar ve değişken fonlardan oluşan bir sepet yapabilirler. Eğer portföylerinde mevcut ise altın ve dış borçlanma araçları fonlarında pozisyonlar dövizde zirve oluşana dek taşınabilir.

Diğer yandan Riskolog işbirliği ile hazırlanan Robo-Örnek Portföyler de katılımcılara portföy çeşitlendirmesi açısından yardımcı olacaktır. 1 Haziran tarihinde Haziran 2023’e ait Robo-Örnek Portföyleri bloğumda bulabilirsiniz.

MAYIS 2023 PORTFÖYLERİNDE SEÇİM ETKİSİ

MAYIS 2023 PORTFÖYLERİNDE SEÇİM ETKİSİ

BES’E ALTIN DESTEĞİ

BES’E ALTIN DESTEĞİ