ZİNCİRLEME AFET

ZİNCİRLEME AFET

Pazartesi sabahı ülke olarak bir şok ile uyandık. Hepimiz tatlı uykularımızdayken, ülkemizin güneydoğusunda deprem olmuş, binlerce insanımız enkaz altında kalmıştı. Kurtulanlar, kurtulduğuna sevinemeden soğukta, karanlıkta çaresizdi. Tabii ki, kurtarma ekipleri de hemen harekete geçirilmiş ve halkımız büyük bir özveriyle, elinden geldiğince kurtarmaya, acıyı paylaşmaya koşmuştu. Üstüne birinci depremin acılarını saramadan, dokuz saat sonra bir ikinci deprem geldi. Uzmanlar bunun bütün dünyada son dönemde yaşanan en büyük afet olduğunda birleşiyor. Depremi durdurmak kimsenin elinde değil ama insan olarak acıları azaltmak elimizde. Hepimiz tek yürek olarak, kamusu-özeliyle, kadını erkeğiyle, zengini fakiriyle, afetin yaralarını sarmaya çalışıyoruz.

Evet, bu bir doğal afet. Bunu durdurmak hiçbirimizin elinde değildi. Şimdi yapacağımız tek şey yaraları sarmak, geride kalanları korumak, yaşamı mümkün olduğunca hızlı bir şekilde günlük standartlarına döndürmek. Ama bu afetin arkasından üçüncü olarak bir de finansal afet geldi. Borsada meydanı boş bulan spekülatörler, depremin ardından iki-üç günde piyasanın yüzde 20 düşmesine neden oldular. Can derdindeki halkın, cebindeki parası da eridi. Her ne kadar çarşamba günü Borsa İstanbul pay piyasası işlemlere kapatılsa ve o günkü işlemler iptal edilse de, yatırımcılar çok büyük kayıplara uğradılar.

OLAĞANÜSTÜ DURUMLAR

Yasa yapıcılar Borsa İstanbul’un ‘Borsacılık Faaliyetlerine İlişkin Esaslar Yönetmeliği’ni hazırlarken, olağanüstü durumlar yaşanabileceğini de unutmamışlar. Yönetmelik ile olağanüstü durumlarda piyasaların, pazarların, platformların ve sistemlerin 5 güne kadar geçici olarak kapatılması yetkisini Yönetim Kuruluna vermişler. Yönetmeliğin 39. Maddesi birinci fıkrasında; olağan dışı gelişmelerin meydana gelmesi hâlinde, Borsa bünyesinde faaliyette bulunan piyasaların, pazarların, platformların veya sistemlerin beş işlem gününe kadar geçici olarak kapatılmasına Yönetim Kurulu karar verebilir. Yönetim Kurulu bu yetkisini Genel Müdüre devredebilir. Beş işlem gününü aşan durumlarda Yönetim Kurulu karar alır ve onaylanmak üzere Kurula iletir, deniliyor. Aynı yönetmeliğin 40. Maddesinde ise; Yönetim Kurulu tarafından belirlenen olağan dışı durumlarda geçerli olmak üzere, seans yapılacak günler ve seans saatleri piyasa, Pazar, platform ve sistem bazında Genel Müdür tarafından belirlenebilir ve KAP’ta duyurulur, deniliyor.

BORSA GEÇ KAPATILDI

17 Ağustos 1999 depreminde Borsa (o dönemde bir kamu kurumu idi, bugün özel bir şirket) faaliyetlerine 9 gün süreyle ara vermişti. Bu dönemde hem borsada işlem gören şirketlerin hasarları tesbit edilmiş, hem de yatırımcıların birikimleri bir anlamda sabitlenmişti. Depremin yarattığı hasarlar tesbit edilip, yeni projeksiyonlar ortaya konulduğunda borsa açılmış, çimento hisseleri öncülüğünde yeni bir yukarı trend başlamıştı. Bugün, belki de 17 Ağustos depreminden çok daha ağır bir afetle karşı karşıyayız. 10 kente yayılan yıkımdan nüfusun da neredeyse yüzde 10’u etkilendi. Uzmanların hesaplamalarına göre deprem bölgesinde 380 bin üzerinde yatırımcı var. Hadi ondan da vazgeçtik, halk enkaz altındayken, kim borsada işlem yapmayı düşünebilirdi ki? Uzmanlara göre Borsa İstanbul pazartesi günü piyasayı kapatması gerekirken, açık tutarak, can derdine düşen insanların birikimlerinin de erimesine neden oldu. Çarşamba gününe kadar işlemlere izin veren Borsa İstanbul, çarşamba günü hem piyasayı işlemlere kapattı, hem de o günkü işlemleri iptal etti. Borsada işlemlere 14 Şubat akşamına kadar ara verilmiş oldu. Ancak Borsa İstanbul’un kendisine mevzuatla tanınan yetkiyi kullanmaması ve piyasayı pazartesiden çarşamba gününe kadar açık tutması, birçok uzman ve yatırımcı tarafından eleştiriliyor. Borsa yatırımcıları pazartesi ve salı günü yapılan işlemlerin de iptal edilmesini talep ediyorlar.

YATIRIMCILAR KENDİLERİNİ YALNIZ HİSSEDİYOR

2022 yılında hızla yükselen enflasyon karşısında birikimlerini korumak isteyen halk, kamunun da yönlendirmesiyle borsaya koştu. Uzmanlar, bu piyasalarda uzun yıllardır tecrübesi olanlar, mevduat ile borsanın risklerinin karşılaştırılamayacağını, birbirinin yerine ikame edilemeyeceğini, borsada volatilitenin çok yüksek olduğunu anlatmaya çalıştı. Ama bir taraftan spekülatörler, bir taraftan kamunun yönlendirmesi, halkın birikimlerinin erimesi korkusuyla birleşince, borsa çok hızlı bir yükseliş sergiledi. Özellikle temmuz ayından sonra 2,400’lerden başlayan yükseliş, BİST 100 endeksini Ocak 2023 başlarında 5,700’lere taşıdı. Bu aşamada borsaya yeni gelen yatırımcıların sayısı bir milyonu geçerek, bakiyeli hesap sayısı 4 milyona ulaştı. Halka arzlar bir taraftan tavan-tavan giderek büyük bir talebin oluşmasına neden olurken, diğer yandan piyasadan 15-20 milyara yakın bir paranın çekilmesine de neden oldu. Halka arzlarla para çekilen ve yatırımcıların da para girişinin zayıfladığı piyasaya bir darbe de depremden geldi.

Borsaya ilk defa giren yatırımcılar piyasanın düşüş trendiyle de ilk defa karşılaşıyorlar. Bir de afetle karşı karşıya olan yatırımcılar kendilerini yalnız, korumasız hissediyor. Zararını çıkardıktan sonra borsaya uğramayacak olanların sayısı artıyor. Halbuki, sermaye piyasalarında küçük yatırımcıyı korumak üzere oluşturulmuş Sermaye Piyasası Kurumu gibi, kurumlarımız var. Bütün kurumların bu afet döneminde öncelik can sağlığında olmak üzere; yatırım sağlığında da, yatırımcının yanında olması ve mevzuatın gereklerini yerine getirmesi bekleniyor.  

BES FONLARINDAKİ BİRİKİM İŞTAH KABARTIYOR

BES FONLARINDAKİ BİRİKİM İŞTAH KABARTIYOR

OKS’DE BİR İLK: ROBO-ÖRNEK PORTFÖY

OKS’DE BİR İLK: ROBO-ÖRNEK PORTFÖY