PİYASALARA BAKIŞ

PİYASALARA BAKIŞ

Bu yıl BES çok gündemdeydi. Hem BES’in 20. yaşını kutlaması, hem mevzuattaki düzenlemeler bütün dikkatleri üzerine çekti. Ama BES fonları para ve sermaye piyasalarında işlem gören varlıklara yatırım yapıyor. Dolayısıyla BES fonlarının getirileri de bu piyasalardaki dalgalanmalardan etkileniyor. Arada bir piyasalara göz atarak, belki fon dağılımını güncellemek gerekebilir. Öyleyse, haydi gelin, bu hafta biraz da fonlara ve piyasalara bir göz atalım, ne dersiniz?

BORSA ZİRVEDE OYALANIYOR

Piyasa denince akla ilk gelen borsa. BİST100’de 3 Ekim’de 8,500’lerde oluşan zirveden geri dönüşle, 25 Ekim’de 7,400’ler test edildi. Bunun ardından piyasada toparlanma ve güçlenme çabası izleniyor. Ancak BİST 100’ün işlem hacmindeki daralma şimdilik yukarı yönlü bir atağın üzerinde baskı oluşturuyor. Endeksin Mayısta 4,400 seviyelerde olduğu göz önüne alınırsa bu baskının nedeni anlaşılabilir. Diğer yandan son hızla devam eden halka arzlar ile piyasadan para çekilişi de devam ediyor. Tabi ki, bu para çıkışı da piyasadaki likiditeyi kurutuyor.

Peki bu durumda BES hisse fon ve agresif değişken fon yatırımcıları başta olmak üzere nasıl bir yol izlemeli? Burada katılımcının risk algısına ve sistemde bulunma durumuna bakmakta fayda var. 18 yaş altındakiler, gençler, sistemde henüz yeni birikim yapmaya başlayanlar ve sistemde kalacağı yolu yarılamamış olan katılımcılar; Borsa İstanbul’daki olası satış baskısını hisse fon alımına devam ederek değerlendirebilir. Böylelikle katkı paylarının karşılığında daha fazla sayıda fon payı almış olacaklar. Sistemde yolu yarılamış ya da emekliliğine yaklaşmış katılımcılar, eğer yoğun olarak hisse fon taşıyorlar ise bir miktar pozisyonlarını azaltarak sabit getiri sağlayan para piyasası fonu temkinli değişken fon, borçlanma araçları fonu gibi fonlara geçebilirler.

ALTIN PİYASASI CANLI

Yurtdışı piyasalarda altının ‘ons’ fiyatı tarihi zirve seviyesi olan 2000-2100 aralığında dalgalanıyor. Teknik analiz açısından 2100 seviyesinin yukarı yönde geçilmesi altında yeni bir çıkış hareketinin başlangıcı olarak değerlendirilecek. Bu nedenle altın yatırımcıları hop oturup-hop kalkıyor. Ancak altının kendi getirisi olmadığı için altın fiyatları Amerikan tahvil faizlerinin etrafında şekilleniyor. 1980’lerde 15 seviyelerinden başlayan düşüş trendi ile 0,6’lara kadar geri çekilen Amerikan 10 yıllık tahvil faizleri şimdilerde 4,3 seviyelerinde. Analistler, Amerikan 10 yıllıklarındaki yukarı hareketin ana trend içinde bir tepki mi, yoksa yeni bir trendin başlangıcı mı olduğunu anlamaya çalışıyor. Eğer Amerikan tahvil faizleri bir çıkış trendinin başında ise ons altın fiyatları muhtemelen çok yukarıya hareket edemeyecektir, diye düşünülüyor.

Peki, BES’te altın fonlarına yatırım yapanlar ne yapmalı? BES havuzunun yaklaşık %27’si külçe altın ve altına dayalı kamu kira sertifikalarından oluşuyor. Kıymetli maden fonları, altın fonları ve değişken fonlar altın ve altına dayalı kamu kira sertifikalarını portföylerinde tutuyor. İçeride dolar/TL paritesine göre belirlenen gram altın fiyatları BES havuzunun getirisine de etki ediyor. Özellikle pariteden gelen değer artışları altın yatırımcılarını teşvik ediyor. Ha, bir de normalde getirisi olmayan altın yatırımları için BES’te yüzde 30 devlet katkısının olması katılımcıları cezbediyor. Dolayısıyla BES portföylerinde bir miktar altın bulundurmak, portföyü dengelemesi açısından önemli. 

DOLAR/TL ZİRVEYE ULAŞTI MI?

Teknik analizin ana kurallarından birisi, üzerinde çalışılan piyasada tam rekabetin hakim olmasıdır. Dolar/TL piyasasında kamu ağırlıklı işlemler önemli yer tuttuğu için bu piyasada tam rekabetten bahsetmek zor. Yurt dışından kaynak bulmaya çalışan ekonomi yönetimi, yüklü miktarda döviz yatırımı sağlayabilirse en azından yukarı hareketi bir süre erteleyebilir. Ancak cari açık başta olmak üzere ekonomideki dengeler kamu yönetimini de oldukça zorluyor. Parite yukarıya gittiğinde fiyatlara yansıyor ve enflasyonu azdırıyor, aşağı gittiğinde de ihracatçıların rekabet gücü azaldığı gibi, bu kez de ithalat patlıyor. Bu nedenle muhtemelen enflasyona paralel giden bir parite dengeleri sürdürmeye yardımcı olacaktır.

Peki, BES’te döviz cinsi varlıklara yatırım yapan dış borçlanma araçları fonları ve yabancı fonlarda durum ne olur? Getiri sağlanabilir mi, yoksa getiriler enflasyona yenilir mi? Görünen o ki, bu tür fonları çeşitlendirme amacıyla portföyde tutmakta fayda var.

FAİZ ENFLASYONU GEÇER Mİ?

Merkez Bankası Kasım ayında yaptığı son toplantıda faizleri yüzde %40’a yükseltti. Ancak enflasyon halen yüzde 60’ın üzerinde. Bu da faizlerin halen enflasyon karşısında getiri sağlayamadığını gösteriyor. Kamu 2024’te enflasyonun yüzde 35’lere, faizlerin de yüzde 25’lere çekilmesini öngörüyor. Bu nedenle sabit getirili varlıklara yatırım yapan borçlanma araçları fonları, para piyasası fonları, temkinli değişken fonlar ve kira sertifikası fonları olası faiz düşüş döneminde getiri sağlayabilir.

**Para Dergisi’nin 3-9 Aralık 2023 tarihli sayısında yayınlanmıştır.

BİR FON ÜÇ SORU

BİR FON ÜÇ SORU

DEPREM SONRASI BES’TEN ÇIKIŞLAR

DEPREM SONRASI BES’TEN ÇIKIŞLAR